Anti-drone sıkışma modülleri, iletişim ve navigasyon sistemlerini bozarak insansız hava araçlarını (İHA'lar) etkili bir şekilde etkisiz hale getiren modern güvenlik altyapılarında temel araçlar haline gelmiştir. Bu modüller, drone'un kontrol bağlantılarını, GPS sistemlerini veya video akışlarını bozarak İHA'yı çalışamaz hale getiren veya onu başlangıç noktasına dönmeye zorlayan elektromanyetik sinyaller yayarak çalışır.
Anti-drone sıkışma modüllerinin birincil işlevi, bir drone ile operatörü arasındaki iletişimi kesintiye uğratmaktır. Bu, uzaktan kumanda ve video iletimi için yaygın olarak kullanılan 2,4 GHz ve 5,8 GHz gibi drone'un çalışma frekanslarını bastıran sinyaller yayarak gerçekleştirilir. Ek olarak, GPS sıkıştırıcılar navigasyon için çok önemli olan L1 frekans bandını (1575,42 MHz) hedefler. Bu frekanslara müdahale ederek, sıkıştırıcı drone'un kontrolünü kaybetmesine, eve dönüş dizisini başlatmasına veya düşmesine neden olabilir.
Anti-drone sıkışma modüllerinin etkinliği, sıkıştırma aralıkları, güç çıkışları ve frekans kapsamları ile ölçülür. Örneğin, Skyfend Blader sıkıştırıcısı 1,5 km'ye kadar sıkıştırma aralığına sahiptir ve çeşitli drone modelleri için uygun hale getiren geniş bir frekans bandını kapsar. Benzer şekilde, ND-BU004 Taban Güvenlik Anti-Drone Sistemi, ≥5 km algılama mesafesi sunar ve 360° azimut ve 0°–30° eğim açısı kapsamı sağlayarak, drone'ları daha geniş mesafelerde yakalama yeteneğini artırır.
Başka bir örnek, 2 km'ye kadar çok yönlü sıkıştırma sağlayan ve drone'ların Eve Dönüş (RTH) işlevini etkinleştirmesini engelleyen bir GPS sıkıştırıcı içeren Rhino Anti-Drone Modülüdür. Bu özellikler, modern sıkıştırıcı modüllerin, çevresel koşullara ve belirli modelin yeteneklerine bağlı olarak 1,5 ila 5 km aralığında drone'ları etkili bir şekilde etkisiz hale getirebileceğini göstermektedir.
Anti-drone sıkışma modüllerinin konuşlandırılması, yasal ve operasyonel faktörlerin dikkatli bir şekilde değerlendirilmesini gerektirir. Birçok yargı alanında, RF sıkıştırıcıların kullanımı, diğer iletişim sistemleriyle potansiyel etkileşim nedeniyle düzenlenmektedir. Bu nedenle, konuşlandırılmaları tipik olarak yetkili personel ve askeri operasyonlar veya kritik altyapı koruması gibi belirli senaryolarla sınırlıdır.
Anti-drone sıkışma modülleri, iletişim ve navigasyon sistemlerini bozarak İHA tehditlerini etkisiz hale getirmek için etkili araçlardır. Teknolojideki gelişmelerle birlikte, bu modüller daha geniş sıkıştırma aralıkları ve kapsamlı frekans kapsamı sunarak çeşitli operasyonel ortamlardaki etkinliklerini artırmaktadır. Ancak, yasal düzenlemelere uymak ve diğer iletişim sistemleriyle istenmeyen etkileşimi en aza indirmek için konuşlandırılmaları dikkatle yönetilmelidir.
İlgili kişi: Ms. Jena
Tel: +86-15818561923